İklim krizine dair sonucu etkileyecek, yaygınlaşmış önlemler alınmasa da umut verici çözümler üreten bir çok aktivist, bilim insanı, mühendis, girişimci var. Belirtmek istiyorum ki aslında özel şirketler ya da devlet eliyle sürdürülebilir, azaltımcı ve tamir edici sistemlere destek sağlanması gerekiyor.
Konuyla ilgili olarak Netflix’teki Cesur Mavi Dünya belgeselini izlemenizi öneririm. Dünyanın farklı yerlerinde insanların nelere kafa yorduğunu ve krizleri bertaraf eden çözümlere nasıl ulaş- tıklarına dair ilham verici bir belgesel. En çok etkilendiğim kısımlarıyla ilgili spoiler verecek olursam, Kenya’da yaşayan Beth Koigi’nin doğadan ilham alarak ürettiği Majik Water’ından bahsedebilirim.
Koigi öncelikle sudan bulaşan hastalıklardan kurtulmak için kendisine yurt odasında bir filtre üretmiş, daha sonra bunu çevresinde temiz suya ulaşamayan insanlara anlatmış. Bölgede nehirden su taşıyan çocukların okula gidememesi üzerine bulduğu çözümü geliştirmiş. Namibya böceğinin atmosferden su üretmesinden esinlenerek, havadan su üreten bir mekanizma üretmiş ve böylelikle çocukların eğitime odaklanması sağlanmış. Yine Şikago’da çok büyük bir su arıtma tesisi sayesinde atık suyun içinde, suyun ekosistemine zararlı olan fosfor arıtılarak, atıktan kaynak üretilmiş. Tom Kunetz önderliğinde DNA’da önemli bir bileşen olan bu değerli madenden yavaş salımlı ticari olarak satılabilecek gübre elde ederek, 2035 yılında beklenen fosfor kıtlığına karşı da bir önlem geliştirmişler.
Ülkemizde de güzel şeyler olmuyor değil. Ekosistem adına mücadele vermiş, Tedx’teki konuşmasının sonunda gözlerimden yaş gelecek kadar etkilendiğim Mustafa Sarı’nın “İnci Kefalleri Asla Geri Dönmez” başlıklı konuşmasını mutlaka dinlemelisiniz. Bireysel olarak başladığı mücadelede, soyu tükenmekte olan Van Gölü’ndeki İnci Kefalleri için müthiş bir adanmışlık örneği gösteren akademisyen, bu mücadeleden nasıl galip çıktığını anlatıyor. Olayı sosyolojik, ekonomik açıdan ele alıp çözümler üreterek ilerlediği yolda birçok insanı nasıl bilinçlendirdiğini, nasıl pes etmediğini öyle güzel anlatıyor ki insanın tüyleri diken diken oluyor. Belki bu örnek tam olarak iklim krizi çözümünü nitelemese de Antroposen Çağı’nda nesli tükenmekte olan canlıların var olması adına verilmiş önemli bir mücadele.
Dünyada heyecan verici başka örnekler ise eğitim temelli. Gelecek nesli çevreci bir anlayışla bilinçlendiren ve deneyim odaklı eğitim sunan okullar yakın gelecekte daha da önem kazanacak gibi görünüyor. Melis Alphan’ın Oksijen Gazetesinde yazdığı Green School’un hikayesi tam da bu konuyu örnekliyor. Okulun kurucusu John Hardy ile gerçekleştirilen röportajda Hardy okulun amacını şöyle ifade ediyor: “Green School, adı üzerinde yeşil bir okul. Bu okulun ardındaki felsefe ve amaç, çevreci insanlar ve liderler yaratmak. …Dünya şu anda çevreciliğin ne olduğunu öğrenirken Green School’daki çocuklar çevreci bir yaşam sürüyor.” Röportajın tamamını www.gazeteoksijen.com adresinden okuyabilirsiniz.
Yine Netflix belgeseli olan Waterschool da çevreci eğitim veren Swarovski Su Okulu’na odaklanıyor. Swarovski Su Okulu, Brezilya’dan Avusturya’ya, Hindistan’dan Çin’e 7 ülkede 2.400’den fazla okulda, çocuklara su krizi ve yaşadıkları bölgedeki su kaynaklarının korunması, çevreci yaşam vb. konularda eğitim veriyor. Verilen eğitimlerle ilgili uzak bölgelerdeki ve farklı ülkelerdeki çocuklar arasında iletişim sağlanarak deneyim paylaşımı gerçekleştiriliyor. Böylelikle farklı yaşam alanlarının şartlarını yaşıtlarının ağzından öğrenen çocuklar doğadaki her bir parçanın birbirine bağlılığını da gözlemlemiş olarak kolektif bir mücadele sürdürdüklerinin farkına varıyorlar.
Bizlerin günlük hayatta neler yapabileceğine gelirsek, öncelikle iklim krizi ve çevreci yaşama dair her bilinçlenmeyi etrafımızdakilere de anlatmak ve uygulamaya geçmeliyiz. Daha az uçak kullanmak, fosil yakıt kullanımını en aza indirmek, daha az kırmızı et ve süt ürünleri tüketmek, yerli üretim gıdalara yönelmek, evlerin ısı izolasyonunu iyi yapmak, daha az sıcak su kullanmak, her tüketim ürününde düşük karbon talebinde bulunmak, çamaşırları ipte kurutmak, güneş enerjisi kullanmak… İnsanı zorlayacak bir liste değil. Tabii insan konfora çok hızlı alışıyor.
Yokuş aşağı bir yolda hıza kapılmak eğlenceli gelebilir ama ölüm ve yaşam arasındaki dengeyi sağlayan ısı artışında köprüden önceki son çıkıştayız.
KAYNAKÇA
Akyüz, A. Ali (2019), Yaşamsal Bilinmezlik: İklim Krizi ve Gıda
Yılmaz, M. Levent, Peker, H. Sencer (2013) Su Kaynaklarının Türkiye Açısından Ekono-Politik Önemi Ekseninde Olası Bir Tehlike: Su Savaşları, Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi
Mehmet Ali Çelik (2019), İklim Değişikliği Değil, Sistem Kaynaklı Ekolojik Denge Bozulumu
www.ekolojist.net
www.ntv.com.tr
www.bbc.com
www.gazeteoksijen.com (Melis Alphan’ın “Uğruna Göç Edilen Okul” Röportajı)