Ana sayfa Yeme - İçme Eski İstanbul’un Meşhur Restoranı: Balıkçı Sabahattin

Eski İstanbul’un Meşhur Restoranı: Balıkçı Sabahattin

yazan Melis Büyükerk

Aslında İstanbul’da balık yemeyi düşününce, çoğumuzun aklına deniz kenarındaki restoranlar geliyor. Buna rağmen, deniz manzarası olmayan ve arabayla ulaşımı oldukça zor olan Balıkçı Sabahattin, yıllardır şehrin en meşhur balık restoranlarından biri olmayı sürdürüyor.

Yolumuz bu taraflara düşünce aklımıza bu restoran geldi ve hemen geç bir öğlen yemeği programı yaptık. Böylece çok methini duyduğumuz Balıkçı Sabahattin’i deneme şansı bulduk. Denediğimiz her şey bizi gayet memnun etti.

Hareketli bir günün sonunda, çok acıkmış olarak gittiğimiz Balıkçı Sabahattin’de menünün her bölümünden epey bir şeyler söyledik.

Bizim için balık restoranlarının en keyifli boyutu mezeler ve ara sıcaklar! Böyle yerlere gittiğimizde çoğu zaman meze ve ara sıcaklardan birkaç çeşit söyleyip, doyuyoruz. Bunun güzel bir tarafı meze konusunda kendimizi kısıtlamamak oluyor. Genellikle gittiğimizde de aç olunca, her gördüğümüzü söylemek istiyoruz neredeyse. Amaç mezeyle doymak olunca, istediğimiz kadar çeşit söyleyip farklı farklı şeyler deneyebiliyoruz.

Neler yedik?

Balıkçı Sabahattin’de balık da yemek istediğimiz için mezeler konusunda temkinli olmaya çalıştık. Yine de 4-5 çeşit söyledik tabi. Yediklerimiz arasında patlıcan salatası (ben bayılırım!), sirkeli hamsi ve fava oldukça lezzetliydi. Ayrıca, mezelerin porsiyonu ideal boyuttaydı. Farklı farklı şeyler denememize rağmen, balık ve tatlı için fazlasıyla yerimiz kalmıştı. Hatta tatlı yerken bile, arkadaşım diğer masalarda gördüğü lakerdadan söylemeyi unuttuğu için söyleniyordu 🙂

Ara sıcak olarak ise sadece kalamar aldık. İstanbul’da gerçek anlamda iyi kalamar bulmak çok kolay değil. Buradaki kalamar da olağanüstü değildi açıkçası, ama beklentimizin üzerindeydi diyebilirim. Çünkü bazı restoranlarda olduğu gibi lastik kıvamında, lezzetsiz bir kalamar değildi.

Ara sıcaklardan bahsetmişken – biz yemedik ama karides güveçte biraz aklımız kaldı. Çok sık gittiğimiz bir yer olmadığı için her zaman böyle midir bilmiyorum, ama içeri girdiğimiz andan itibaren tüm mekanı kaplayan nefis bir tereyağ kokusu vardı! Meze tepsisinde sunulan jumbo karidesler de oldukça lezzetli gözüküyordu. Yolunuz düşerse, karides güveç de deneyebileceğiniz ara sıcaklar arasında.

Biz kalamardan sonra balığa geçtik, tavsiye üzerine yediğimiz ızgara levrek de lezzetliydi. Belki mevsim açısından bir tık erken yemiş olabiliriz, ama hiç kurutulmadan, harika bir şekilde pişirilmişti.

Tatlı için ise ben çok sevdiğim için dondurmalı irmik söyledik. Gerçekten de çok güzeldi, iyi ki söylemişiz 🙂 Menüde Hayrabolu tatlısı da vardı, onu daha çok seviyorsanız aklınızda olsun.

Tüm ürünler taptaze ve doğal!

Herhalde balık restoranlarında en önemli kriterin taze ve doğal ürünlerin kullanılması olduğunu söylemek yanlış olmaz. Balıkçı Sabahattin’in yıllardır bu kadar başarılı olmasını sağlayan, bu temel kriteri yerine getirmesi olmalı. Hem önünüze gelen balıktan, hem de restoranın girişinde, taze balıkların sergilendiği kısımdan bunu anlamak zor değil. Yetiştirme olmayan, taze bir balık doğru şekilde pişirilince, balığın kendi lezzeti zaten ortaya çıkıyor. Balıkçı Sabahattin’de yediğimiz her şey bu açıdan da oldukça başarılıydı.

Ulaşım

Bahsettiğim gibi bence bu restoranla ilgili en önemli mesele ulaşım meselesi. Özellikle uzak bir yerden, arabayla buraya gelmeyi düşünürseniz, çok dar sokaklarda, zor dönüşler yaparak ilerlemeyi göze almanız gerekiyor. Mekanın önüne gelene kadar zorlanmanız muhtemel olsa da, ulaştığınız zaman Balıkçı Sabahattin’in valesi var ve park etmek sorun olmuyor.

Ufak bir öneri..

Burada bir tavsiye, Balıkçı Sabahattin’i tek başına bir program olarak düşünmeyip, güzel, tarihi bir İstanbul turunun içine dahil etmek olabilir. Ulaşım olarak yaşayacağınız zorluk sadece araba için geçerli; Sultanahmet bölgesine arabasız gelip, burada uzun bir yürüyüş planlarsanız, Balıkçı Sabahattin harika bir mola veya final noktası olabilir.

Sultanahmet Camii veya Aya Sofya civarından restorana yürümek en fazla sekiz on dakikanızı alacaktır. Havanın da güzel olduğu bir gün, kapsamlı bir eski İstanbul yürüyüşü yapıp, yemek için de Balıkçı Sabahattin’i tercih edebilirsiniz. Hem ziyaret edebileceğiniz tarihi yerler, hem içinde kaybolabileceğiniz muhteşem sokaklar, hem de yiyeceğiniz lezzetli bir balık açısından, ideal bir İstanbul programı olabilir.

Instagram: @balikcisabahattin

Adres: Seyit Hasan Kuyu Sok. No:1, 34122 Cankurtaran – Eminönü/İstanbul

İlginizi Çekebilir

Bir Cevap Yazın